HAVANIN FİZİKSEL BİR VARLIK KAZANMASI: “ÜÇ BOYUTLU DÜNYANIN ARA DÜNYAYA DÖNÜŞMESİ” SİS

Author :  

Year-Number: 2021-92
Language : null
Konu :
Number of pages: 5737-5750
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Doğanın işleyişine ait bir fenomen olan sis, retinaya düşen görüntüde ve insanın zihinsel kavrayışında değişimlere neden olur. İnsan, çevresindeki dünyanın duyuları üzerinde yaptığı değişimlere sembolik anlamlar yükleme eğilimindedir. Sis varken çok sayıda duyusal karşılaşma yaşanır. Sadece maddenin varlığını değil, hareketi ve çoklu değişken ses deneyimleri de etkiler. Anında algılanabilen şeyler kavranamaz ve anlaşılmaz olur. Sis içindeyken insan çevresindeki nesnelerin havada asılı kaldığı yanılgısını yaşar. Sis havaya fiziksel bir varlık kazandırır. Uzak algıya meydan okur. Tanıdık zaman ve yer hissi kaybolur. Zamanı ve mekânı yeniden şekillendirir, yeni bir bakış açısı sunar. Varlığının oluşturduğu nemli havanın yoğun bir şekilde cilde dokunması, bedene teması çoklu algıyı gerekli kılar. Sadece görmede zorlanmayız, nemle dolmuş olan giysilerimizi de hissederiz, hava farklı kokar ve ses tuhaf bir şekilde yayılır. Sisin yaratıcılığında nesneler soyut varlıklara dönüşür. Uzak Doğu resim geleneğinde doğada var olan her türlü koşul resimlere yansır. Batı sanatında ise uzun bir dönem sanatçılar ışığın ve onun ihtişamıyla güzelleşen şeyin temsili ile ilgilenmişlerdir. Bu nedenle ışığın etkisizleştirilmesini renklerin kirlenmesini, onları harekete geçirip besleyen kaynakların kuruması olarak düşünmüşlerdir. Alber Bayet’in, “Fazla apaçık fikirler çoğunlukla ölü fikirlerdir.” (Bayet, 2009, s.49) söyleminde olduğu gibi; ihtişamlı ışık altında varlığını net ortaya koyan şeyler yaratıcılığı sınırlar. Görünenin büyüsüyle yetinilir. Oysa sis, zihni ve duyguları, yeniden aktif konuma gelmesi için kışkırtır. Böylece görünüşler dünyasının ötesine geçilerek kişisel yaratıcılıkla yeni bir dünyanın kapıları aralanır. Deniz, sis, bulut gibi görüntüler ile ilgilenen William Turner, sis ve soyut düşünce arasındaki ilişkiye dikkati yönelten sanatçı Casper David Friedrich, Londra’nın değişen atmosferinin etkisini resimlerinde gösteren Claude Monet, sis ve hava kirliliğinin oluşturduğu dumanı sanatının merkezine alan James Mc Neil Whistler, sisi bir araç olarak kullanan Fujiko Nakaraya, izleyicinin kendi bedeni ve doğa arasındaki ilişki deneyimini geliştirmek için ışık, su ve hava sıcaklığı gibi temel malzemeleri kullanan Olafur Elisasun, “Sis” sergisi ile Devabil Kara sisi bir anlatım aracı olarak kullanmışlardır.

Keywords

Abstract

Fog, is a phenomenon belongs to functioning of nature which causes changes in the image falling on the retina and in the mental insight of the human being. People tend to give symbolic meanings to the changes occuring in the world around them creating different sensations. Numerous sensory encounters occur when fog is present. It affects not only the presence of matter, but also movement and multivariable sound experiences. Things that can be perceived instantly become inexplicable and incomprehensible. In fog, people have the illusion that the objects around them are suspended in the air. Fog gives air a physical presence. It defies distant perception.The familiar sense of time and place is lost. It reshapes time and space and offers a new perspective. The intense touch of the moist air created by its presence on the skin and its contact with the body requires multiple perceptions. Not only do we have trouble seeing but we can also feel our clothes filled with moisture, the air smells different and the sound is strangely emitted. Objects turn into abstract entities in the creativity of the mist. In the Southeast Asian painting tradition, all kinds of conditions in nature are reflected in the paintings. For a long period of time in Western art, artists were interested in the representation of what is beautified by the splendor of light. For this reason, they considered the neutralization of light and the contamination of colors as the drying up of the resources that stimulate and nourish them. Alber Bayet said, “Ideas that are too obvious are often dead ideas.” As in the discourse (Bayet, 2009, p.49); Things that make their presence clear in glorious light limit creativity. The magic of the visible is enough. The fog, however, provokes the mind and emotions to become active again. Thus, going beyond the world of appearances, a new world is opened with personal creativity. William Turner, who was interested in images such as the sea, fog and clouds, artist Casper David Friedrich, who draws attention to the relationship between fog and abstract thought, Claude Monet, who shows the effect of London's changing atmosphere in his paintings, James Mc Neil Whistler, who puts the smoke created by fog and air pollution at the center of his art, Fujiko Nakaraya, who uses fog as a tool, Olafur Elisasun, who uses basic materials such as light, water and air temperature to develop the viewer's experience of the relationship between his own body and nature, and Devabil Kara with his "Fog" Exhibition, used fog as a means of expression.

Keywords


  • Kara, D. (2021). “Havanın Fiziksel Bir Varlık Kazanması: “Üç Boyutlu Dünyanın Ara Dünyaya Dönüşmesi” Sis” International

  • Social Sciences Studies Journal, (e-ISSN:2587-1587) Vol:7, Issue:92; pp:5737-5750 HAVANIN FİZİKSEL BİR VARLIK KAZANMASI: “ÜÇ BOYUTLU DÜNYANIN ARA DÜNYAYA DÖNÜŞMESİ” SİS 1 The Physical Existence of Air: “The Transformation of the Three-Dimensional World into the Intermediate World” Fog Doç. Devabil KARA Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümü, İstanbul/TÜRKİYE ORCID ID: https://orcid.org/0000-0001-2116 ÖZET Doğanın işleyişine ait bir fenomen olan sis, retinaya düşen görüntüde ve insanın zihinsel kavrayışında değişimlere neden olur. İnsan, çevresindeki dünyanın duyuları üzerinde yaptığı değişimlere sembolik anlamlar yükleme eğilimindedir. Sis varken çok sayıda duyusal karşılaşma yaşanır. Sadece maddenin varlığını değil, hareketi ve çoklu değişken ses deneyimleri de etkiler. Anında algılanabilen şeyler kavranamaz ve anlaşılmaz olur. Sis içindeyken insan çevresindeki nesnelerin havada asılı kaldığı yanılgısını yaşar. Sis havaya fiziksel bir varlık kazandırır. Uzak algıya meydan okur. Tanıdık zaman ve yer hissi kaybolur. Zamanı ve mekânı yeniden şekillendirir, yeni bir bakış açısı sunar. Varlığının oluşturduğu nemli havanın yoğun bir şekilde cilde dokunması, bedene teması çoklu algıyı gerekli kılar. Sadece görmede zorlanmayız, nemle dolmuş olan giysilerimizi de hissederiz, hava farklı kokar ve ses tuhaf bir şekilde yayılır. Sisin yaratıcılığında nesneler soyut varlıklara dönüşür. Uzak Doğu resim geleneğinde doğada var olan her türlü koşul resimlere yansır. Batı sanatında ise uzun bir dönem sanatçılar ışığın ve onun ihtişamıyla güzelleşen şeyin temsili ile ilgilenmişlerdir. Bu nedenle ışığın etkisizleştirilmesini renklerin kirlenmesini, onları harekete geçirip besleyen kaynakların kuruması olarak düşünmüşlerdir. Alber Bayet’in, “Fazla apaçık fikirler çoğunlukla ölü fikirlerdir.” (Bayet, 2009, s.49) söyleminde olduğu gibi; ihtişamlı ışık altında varlığını net ortaya koyan şeyler yaratıcılığı sınırlar. Görünenin büyüsüyle yetinilir. Oysa sis, zihni ve duyguları, yeniden aktif konuma gelmesi için kışkırtır. Böylece görünüşler dünyasının ötesine geçilerek kişisel yaratıcılıkla yeni bir dünyanın kapıları aralanır. Deniz, sis, bulut gibi görüntüler ile ilgilenen William Turner, sis ve soyut düşünce arasındaki ilişkiye dikkati yönelten sanatçı Casper David Friedrich, Londra’nın değişen atmosferinin etkisini resimlerinde gösteren Claude Monet, sis ve hava kirliliğinin oluşturduğu dumanı sanatının merkezine alan James Mc Neil Whistler, sisi bir araç olarak kullanan Fujiko Nakaraya, izleyicinin kendi bedeni ve doğa arasındaki ilişki deneyimini geliştirmek için ışık, su ve hava sıcaklığı gibi temel malzemeleri kullanan Olafur Elisasun, “Sis” sergisi ile Devabil Kara sisi bir anlatım aracı olarak kullanmışlardır. Anahtar Kelimeler: Sis, soyut form, kavrama ABSTRACT

                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics